1989’da Kambiyo Rejimi ve Türk Bankacılık Sektörü Başak, 1989’da kambiyo rejiminde serbestiyetin getirilmesinin ardından döviz işlemlerinin liberalleştirilmesinin Türk Bankacılık Sektörü’nde önemli değişikliklere yol açtığını belirtiyor. Bu değişiklikler, mevduat yapısında yurtdışından sağlanan kaynakların artmasına neden oldu ve bazı bankaların yasaları aşarak riskli işlemlere girişmesine sebep oldu. Bu durum, sektörü 1994, 2000 Kasım ve 2001 Şubat tarihlerinde…
Başak, 1989’da kambiyo rejiminde serbestiyetin getirilmesinin ardından döviz işlemlerinin liberalleştirilmesinin Türk Bankacılık Sektörü’nde önemli değişikliklere yol açtığını belirtiyor. Bu değişiklikler, mevduat yapısında yurtdışından sağlanan kaynakların artmasına neden oldu ve bazı bankaların yasaları aşarak riskli işlemlere girişmesine sebep oldu. Bu durum, sektörü 1994, 2000 Kasım ve 2001 Şubat tarihlerinde ciddi krizlere sürükledi.
1989’dan itibaren sıcak para ve kaynağı belli olmayan paraların Türkiye’ye giriş yapmaya başladığını belirten Başak, bu dönemin aynı zamanda uluslararası düzeyde kara paranın aklanmasının önlenmesi amacıyla atılan adımların başlangıcı olduğunu vurguluyor. Türkiye’nin FATF üyeliği sürecinde yaşanan aksaklıklar sonucunda 2010’da gri listede yer aldığını söylüyor.
Dr. Başak, 11 Eylül saldırıları sonrasında terörizmin finansmanıyla mücadele amacıyla FATF’ın misyonuna yeni bir boyut eklendiğini belirtiyor. Türkiye’nin terörizmle mücadelede yeterli düzeyde performans göstermediği gerekçesiyle 2010’da gri listeye alındığını açıklıyor.
Türkiye’nin 2014 yılında gri listeden çıkarıldığını ancak 2019’da yapılan değerlendirmeler sonucunda tekrar eleştirilere maruz kaldığını ifade eden Dr. Başak, Türkiye’nin gri listeden çıkması için MASAK ve ilgili tarafların yoğun çaba sarf ettiğini belirtiyor.
Gri listede bulunan ülkelerin yabancı yatırımcının güvenini kaybettiğini ve sıcak para girişlerinin azaldığını dile getiren Başak, bu durumun ülke ekonomisine olumsuz etkileri olduğunu vurguluyor.
Dr. Ramazan Başak’a göre, Türkiye’nin gri listeden çıkması için yapılan çalışmaların önemli olduğu ancak eksikliklerin giderilmesi ve ilerleme kaydedilmesi gerektiğini belirtiyor. Türkiye’nin gri listede olmasının ekonomiye olan maliyetlerinin ciddi olduğunu ve önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Henüz yorum yapılmamış.
Yorum Yap