657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, tedviren görevlendirme, vekaleten atanma türlerinden biri değildir. Ancak Genel Tebliğ (Seri No: 99) kapsamında, belirli şartları taşıyan bir memurun olmadığı durumlarda, bu şartlara en yakın olan memurlar tedviren görevlendirilebilir. Bununla birlikte, tedviren görevlendirilenlere ek ödeme veya tazminat gibi haklar tanınmamaktadır.
Önemli Yargı Kararları Ne Diyor?
- Danıştay İkinci Daire, birkaç kararında tedviren görevlendirilen memurlara ek ödeme yapılmayacağına dair hüküm vermiştir. Özellikle mal müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüğü görevini tedviren yürüten memurlar için verilen kararlarda, bu memurlara tazminat şeklinde ek ödeme yapılamayacağı vurgulanmıştır.
- Danıştay Beşinci Daire, “tedviren görevlendirme”nin geçici ve istisnai bir yöntem olduğuna dikkat çekerek, tedviren yürütülen bir görevin unvan kazandırmayacağını ifade etmiştir.
- Danıştay Onbirinci Daire, tedviren görevlendirme nedeniyle özel hizmet tazminatı ödenemeyeceğine hükmetmiştir.
- Sayıştay Temyiz Kurulu, Milli Emlak Müdürlüğü görevini tedviren yürüten bir memura, vekaleten görevlendirme şeklinde ek ödeme yapılmasının mümkün olmadığına karar vermiştir.
Devlet Personel Başkanlığı’nın Görüşü Nedir?
Dönemin Devlet Personel Başkanlığı’nın görüşüne göre; devlet memurluğu kadrolarına vekaleten atanlara belirli şartlar altında ek ödeme yapılabileceği belirtilmiş, fakat tedviren görevlendirmeyle bu durumun gerçekleşemeyeceği vurgulanmıştır.
Asıl görevi için belirli şartları taşıyan bir memurun bulunamadığı durumlarda, boşta kalan göreve tedviren görevlendirme yapılabilmektedir. Ancak yukarıda belirtilen yargı kararları ve resmi görüşler doğrultusunda, tedviren görevlendirilen memurlara herhangi bir ek ödeme veya tazminat hakkı tanınmamaktadır. Bu durum, tedviren görevlendirmenin geçici ve istisnai bir yöntem olduğunu ve bu şekilde görevlendirilen memurlara ek mali haklar tanınmadığını net bir şekilde ortaya koymaktadır.